TEKİN OLMAYAN GÜRSEL
Prof. Dr. Cevdet Bozkuş
Tam bir oyun adamı. İlke falan yok. Geçmişine bakıyorsun şaşırıyorsun. Bir adam geçmişini bu kadar kolay silip ve bu kadar kolay değişiyorsa tekin olduğu söylenemez. Nedeni belli, diğer değişenler gibi iktidarın işbirliği teklifleri. Ülkenin kirli siyaset ortamında ne yazık ki ilke, onur kalmadı. Ben dava adamıyım diyenler birden bire yüz seksen derece değişebiliyorlar.
İl başkanlığı, parti genel sekreterliği, genel başkan yardımcılığı ve 4 dönem milletvekilliği yapmış. Parti sana bu kadar değer vermiş ve çok az kişiye nasip olan bu kadar uzun süre ciddi görevlerde bulunmuşsun. Peki sen partiye ne vermişsin. Kemal beyle beraber tam iktidarın istediği gibi bir muhalefet partisi olmuşsunuz. Ufak olsun bizim olsun demiş mücadele eden güçlü bir muhalefet yapamamışsınız. Halk sizi ciddiye almamış. Bu iktidarın sizin beceriksizliğiniz yüzünden yıllarca iktidarda kalmış. Kemal abinizle birlikte bu partiyi babanızın tapulu mülkü sanmışsınız. Görevler bitince parti yeni yönetimini eleştirmeye ve partiye de köstek olmaya başlamışınız. Gidecek olan iktidar şimdi dört elle sana ve Kemal’e sarılmış. Sizi partinin başına getirip saltanatlarını sürmeyi planlıyorlar. Bu millet artık o oyunu yemeyecek.
Ahde vefanın ne olduğunu bilmeyenler hep kişisel gelecekleri peşinde koşarlar. Sonunda hak ettikleri onursuz yere gele giderler.
Her anlamda bugünkü konumunu partiye borçlusun. Partide kalarak borcunu ödeyeceğine, partiye arkadan vuranlarla işbirliğine girmişsin. Demek ki sendeki vefa bu kadarmış. Gerçekten tekin değilsin.
- Partiden istifa ettim demişsin bunun gereğini yapmamışsın. Nerden haberin olmuşsa kayyum atanmadan bir gün önce üyelik aidatlarını ödemişsin.
- Yeni bir parti kurmaya kalkmışsın. Ama kimseden karşılık görmeyince vaz geçmişsin. Keşke kursaydın da boyunun ölçüsünü alsaydın.
- Yurt dışı bağlantıları da ihmal etmemişsin. Basında yer alan haber göre CIA ve MOSSAN ajanlarıyla bir toplantı yaptığın iddiası var. Neler konuştuğunu devlet bilir. Senin davet ettiğin masadaki Av. Rezan Epözdemir casusluk iddiasıyla tutuklandı. Masanın başında oturuyorsun ama seninle ilgili bir işlem yok. Neden.
- İşte son günlerde yaşanan utanç verici bir olayın figüranı olmuşsun.
CHP İstanbul İl Başkanı yetkisiz bir yerel mahkeme kararı ile hukuka uygun olmayan bir şekilde görevinden alındı ve yerine sen kayyum atandı. Tam bir hukuk skandalı. 5000 polis ile bina kuşatıldı. Orantısız güç kullanılarak zorla binaya girildi. Milletvekilleri ve oradakilerin üzerine acımasızca biber gazı sıkıldı ve darp edildiler. Şaşkın kayyum zorla da olsa binanın içine girdi. Şaşkın bir şekilde etrafa bakıyordu. Belki de bir akıl tutulması yaşıyordu. O gün devlet, demokrasi ve siyaset adına bir utanç günü yaşanıyordu. Devlet gücüyle bir partinin yönetimini belirleme, hukuk devletinde hiç kimsenin haddi değildir. Bunlar ülkeye çok zarar vermiştir. İşte borsanın durumu. Buna hakkınız yoktur. Ülkeyi ve milleti birazcık seviyorsanız, milletin sesine kulak verin. Millete rağmen iktidarda kalamazsınız.
O günün baş aktörü tekin olmayan Gürsel. Pes be birader buda olur mu, bu da yakışır mı. Yakıştırdı ve kendini rezil ettirdin. Partide yıllarca siyaset yapmış ve hatırı sayılır görevlerde bulunmuşsun. Görevler bitince, kişisel taleplerde karşılanmayınca bir muhalif gömleği giyerek parti yönetimini siyasi hırs ve ihtirasla eleştirmeye başlamışsın. İktidar hiç kaçırır mı böyle bir adamı. Gel seni il başkanı yapacağız deyince dört nala koşmuş ve kabul etmişsin. Bir insan geçmişini bu kadar çabuk silmesinin çok önemli bir nedeni olmalı. Bunu delikanlıca açıklamalısın. Ama sen ’’Ortada bir cenaze var kaldırmayalım da koksun mu’’ diyorsun. Buna kimse inanmaz. Buna kargalar bile güler. Bu tam bir utanmazlık ve tam bir palavradır. Çünkü cenaze dediğin parti ülkenin 1. partisi olmuş ve iktidara yürüyor. İktidar bu yürüyüşü engellemek için her gün yeni oyunlar, operasyonlar ve kumpaslar yaparken sen ve senin gibiler bunlara ortak ediyor. Yani işbirlikçi oluyorsunuz.
Çok ilginç. Ankara 3.Asliye Mahkemesi kayyum atanması kararına esastan ret vermiş, yani senin kayyumluğun bitmiş. Hala ben görevimin başındayım diyorsun. Bu utanılacak bir durum. Tam bir yüzsüzlük. Herkes kendine yakışanı yapar. Bu bir karakter meselesidir. Karakteri menfaatlerine göre şekillenen zavallı insanlar her zaman kaybetmiştir.
CHP ye Cumhuriyetin 2. Yüzyılında tarihi bir sorumluk düşmüştür. Artık halkın tek umudu olmuştur. Yeni parti yönetimi cesur adımlarla bu umudu sürdürmektedir. Ancak iktidarın oyun ve kumpasları çirkin bir şekilde devam etmektedir. Ayrıca yıllarca partiyi istedikleri gibi kullanmış şimdi ise parti aleyhine başkaları ile işbirliği yapacak kadar alçalan tipler de bu engellemenin içindeler. İşte; Kemal Kılıçdaroğlu. Fazla lafa gerek yok. 13 yıl bu partide genel başkanlık yapmış. Şimdi ise suskun ve sessiz. Artık iktidara tek laf etmiyor. Bir şey beklediği belli. Özlem Çerçioğlu ve onun gibiler tehdit ve şantajlara boyun eğdiler, çıkarlar peşinde koşarak işbirliğine gittiler.
CHP artık bu tür asalak siyasetçilerden kurtulması gerekir. Hiç gözlerinin yaşına bakmadan temizlenmeli. Bu parti ancak ve ancak ilkeli, dürüst, çalışkan, ahlaklı ve onurlu, kendisi için değil ülkesi için siyaset yapacak adamlarla iktidar olacak ve ülke sorunlarını çözecektir. Millet artık böyle bir parti bekliyor.
Bunun tek şartı var. Vekil ve başkan adaylarını parti üyeleri ile halk belirlemeli. O zaman kurucu irade yıllarına dönülmüş olunur. Artı ülkede bu günleri yaşamaz.
Tekin sana gelince. Gittiğin yol iyi bir yol değil. Dön diyeceğim ama seni öyle bağlamışlar ki dönecek halin yok. Bu yola ihanet yolu diyorlar. Ülkeyi batıran iktidarın yetkisiz mahkemesi seni kayyum atıyor ve sende bunu kabul ediyorsun.
Adam olmanın yolu makam ve mevkilerle değil, ahlak ve onurla olur.
Yorumlar
Kalan Karakter: