Siyasi partilerin yerelde uyguladığı sistem
Türkiye’de yerel siyaset yapan siyasetçilerinin cılızlığı, aynı zamanda genel siyasetin de önemli zaaflarından biridir. Bütün siyasi partiler, taşra teşkilatlarını kendi inisiyatifinde tutabilmeleri için, teşkilatların zayıf bir profilden oluşmasını isterler. Çünkü teşkilatlar üzerinde baskı kurmanın, alınan karar ve uygulamaları kabul ettirmenin en kolay yolu buldur. İl başkanları genel merkezlerde tayin edilir…. İl başkanları da yönetimleri ve ilçe başkanlıklarını il milletvekilleriyle birlikte, kendilerine yakın,kendilerine itiraz etmeyecek kişilerden oluştururlar. Alışılagelmiş üzere her partinin her ilde merkez tarafından tayin ettiği müfettişleri vardır. Bu kişiler il dışından, genelde eski vekillerden oluşturulur. Amaçları çalışıyor gözükerek önümüzdeki seçimlerde yeniden aday olabilmektir. Sorumlu olduğu ilde sadece milletvekillerinin ve il başkanlarının istediği kişilerle görüşür ve onların hatalarını eksikliklerini görmezden gelerek, yer, içer genel merkezlerine uyduruk raporlarını sunarlar. Vatandaşlardan gelen şikayetlerin ulaştığı yer genel merkezlerin çöp kutularıdır. Milletvekili ve il başkanının safında yalancı şahitlik yapıyorsanız ve partiniz iktidarsa kendinizi Allah’ın (cc) sevgili kulu olarak görürsünüz. “Yalan yere şahitlik etmek,Allah’a şirk koşmaya müsâvîdir.” (Hadis). Eğer ki safında yer tuttuğunuz kimseler siyaset adına günah işliyorsa, aynı günaha sizde ortak oluyorsunuz. Eşit ve adil davranmayan, hep bana diyen siyasetçinin sonu hüsrandır. Ancak tepkisiz teşkilatlar, partililer ve halkın var olması, genel merkez ve il teşkilatlarının işini kolaylaştırır. Seçim zamanı hem genel merkezler, hem milletvekilleri, hem teşkilatlar düzeni devam etmesini sağlamış olurlar. Şu anda birçok parti büyük kongreye gidiyor. Türkiye’de siyaseti güçlendirmenin en önemli unsurlarından biri, siyaseti tabana yaymak. yereldeki siyaseti güçlü kılmakla mümkündür. Önemli kararların alınmasında parti tabanı yok sayılmamalıdır. Ben söyledim oldu veya ben yaptım oldu denilmemeli. İnanmadığı bir kararı savunmak, vicdanı olan kişi için en önemli zulümdür.
Yorumlar
Kalan Karakter: