Emanetler ehil olana verilmelidir
“Allah size, emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder.” (Nisa Suresi-58. Ayet) Burada emanet olarak kastedilen, devletin hizmet makamlarıdır. Bu makamlara tayin edilen kişilerin, işini bilen ve aynı zamanda adil, herkese eşit davranan kimseler olması gerekmektedir. Devlet kadrolarının işini bilmeyenler tarafından doldurulması ve bu kişilerin görevleri süresince adaletsizlikleri, o toplum için kıyametin kopması demektir. Peygamber Efendimiz, bir hadisinde şöyle buyuruyor,”Emanet, ehlinden başka birine verildiğinde, kıyameti bekleyin.”Peygamberimiz yine geçmişte birçok kavmin, adaletsizliği yüzünden helak olduğunu buyuruyor. Zaten işini bilmeyen kişinin bulunduğu mevkide adil olması beklenemez. Kendi akrabalarını ehil olmadığı halde, akrabalarını veya yakın bildiği kişileri devletin makamlarına taşımak, resmen devletin ve milletin geleceğini felakete sürüklemek demektir. Mekke’nin fethinden sonra Peygamber Efendimiz (sav), Kabe’nin anahtarını, amcası Abbas’ın talipli olmasına rağmen, yukarıda alıntısını yaptığımız ayetin inmesi üzerine amcası Abbas’a değil, henüz Müslüman olmamış Talha’ ya vermiştir. Çünkü Talha uzun süredir Kabe’nin bakımıyla uğraşmaktadır ve işin ehlidir. İşinde ehil olmayan kişi zaten adil olamaz. İşini bilmediği için de bütün işlerini, kendi gibi işi bilmeyenlerle yürütür. İşi bilmeyenler birlikte hangi işi yürütür? Devletin kasasını, milletten aldığı rüşvetlerle milletin parasını yürütür. Asıl önemlisi önceden de belirttiğimiz üzere, devletin ve milletin geleceğini yürütür…
Yorumlar
Kalan Karakter: