ANNE YÜREĞİNDE BİR ÇOCUK
İnsan dünyaya geldiği andan itibaren yeni bir yaşam başlangıcına girmektedir. İlk nefes, ilk
sonrasında üzüleceğini bilircesine. İlk sesi duyulur sonra gözleri açılır ve aylarca huzurla
yaşadığı yerin ilk sahibi ile tanışır.
Anne; kiminin dokuz, kiminin sekiz ve kiminin ise yedi ay huzur bulduğu yerin emektar
taşıyıcısı. Annemize ilk yük oluşumuz ilk o zamanlardan başlar. Aylarca bizleri karnında taşır
da bir an bile şikâyet etmeyen, ağrılı, sancılı doğumlara rağmen merhametini eksik etmeyen o
koca yürekli anneler. İlk kokusunu alışımız, ilk bakışına takılıp kalışımız, belki de bizleri bu
zorlu yaşam başlangıcına hazırlayan en güvenli limandır annemiz.
İşte ilk ortalığı karıştırmamız, ilk yaramazlıklarımızın başlangıcı, çocukluğumuz. Her
birimizin illaki vardır yaramazlık içinde geçen belli bir çocukluk yılları. İşte o yıllarda kimi
zaman annemizin azarlamalarıyla, kimi zaman yediğimiz ufak çaplı dayaklarla kendimize
geldiğimiz ve yıllar geçtikçe de özlem duyup bir daha o zamanlara dönemediğimiz, kıymetini
bilmediğimiz o yıllar…
İnsan zaman geçtikçe büyür, olgunlaşır. Zamanla sorumlulukları, acıları, dertleri, sorunları da
büyür. Bazen gidecek bir yer, sığınacak bir liman bulamazsınız. Bazen çaresizlik içinde kalır,
bir köşeye sıkışırsınız. İşte o zamanlar yaşıyorsa ve kıymetini biliyorsanız sizlere her şeyi
unutturacak tek bir yer vardır. O yer anne kucağı, anne kollarıdır. Tüm derdini, sıkıntını
dinleyip de şikâyet etmeyen tek kişidir annemiz. Zaten küçükken de annemizden dayak
yediğimiz zamanlarda yine anne diye ağlamaz mıydık? Bir annenin kucağı dünyadaki en
büyük ağrı kesicidir. En büyük zaman durdurucudur annemizin kolları. Dizine başımızı koyup
uyuduğumuz uykunun rahatlığını hiçbir lüks yatak veremez.
İlk derdimizde hemen yanına koşarız, ilk sevgilimizi ona anlatırız. Babamızdan sakladığımız
bir sürü konu olurda yalnızca annemizden saklayamayız. Çünkü onlar hisleriyle hareket eden
ve bir bakışımızda tüm sorunlarımızı anlayan dünyanın en değerli varlıklarıdır. Dünyadaki en
büyük sırdaştır annelerimiz. Düşünce ilk kaldıranımızdır. Ağrıyan yerimizi öpünce hemen
acısı geçerdi. Belki de şimdilerde birçok acımızın geçmeyişi bu yüzdendir. Belki annemiz
öpse geçecek, bir sürü acımız son bulacak. Bizimle gülüp, bizimle ağlayan tek kişidir anne.
Hastalanınca başımızda sabahlayan, bizimle acı çeken, bizimle ağlayan ve sabahlara kadar
başucumuzdan ayrılmayan en vefalı varlık. Annelerimiz ilk öğretmenimizdir. Bizleri hayata
hazırlayan ilk öğreticimizdir. Doğruyu ve yanlışı ilk öğrendiğimiz okuldur anne.
Hayatımız boyunca karşımıza çıkan tüm zorlukları, problemleri kolaylaştıran ve çözümleyen
en etkili iksirdir anne sevgisi. Yorgun bırakılmış, yaralar ve acılar içinde kalan tüm sancılı
kalpleri çiçeklerle donatandır anne sevgisi. Huzurlu bir beşik, güvenli bir evdir annelerimizin
yürekleri.
Hayatımız boyunca birçok pişmanlık yaşarız ve zamanla kendimizi düzelterek veya birçok yol
ve yöntemle bu pişmanlıklarımızı ya da sorunlarımızı çözüme kavuşturur ve bitiririz. Lakin
hayatta geçmeyecek ve değişmeyecek tek pişmanlıktır anne. Annesini kaybeden bir insandan
daha pişman ve çaresiz kimse olamaz. Geriye dönemez, annenizin kucağına yatamaz ve onun
kollarına sarılamazsınız. İşte bu yüzdendir ki yaşarken kıymeti bilinmesi gereken en önemli
varlıktır annemiz. Sevgisi bitmeyen, gidince özlemi dinmeyen en yüce varlıktır annemiz. Tüm
kıymetli annelerimizin anneler günü kutlu olsun
Yorumlar
Kalan Karakter: