CHP eski Genel Sekreteri, İstanbul İl Başkanı ve İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, Ülke genelinde olduğu gibi Kars’ta bir dizi etkinliklerle hatırlatılan 17 Ağustos Marmara deprem felaketinin ardından, CHP Genel Başkanlığının 2008 yılında deprem sempozyumu yaptıklarını hatırlattı. 20 Eylül 2008 tarihinde gerçekleştirilen “İstanbul depremini beklerken sorun ve çözümler” adlı deprem sempozyumunun ardından yayınlanan bildiriler kitabının halen güncelliğini ilk günkü gibi koruduğunu söyledi.Söz konusu sempozyumun başkanlığını da yaptığını hatırlatan Gürsel Tekin bildirimler kitabında kaleme aldığı yazısını bir kez daha kamuoyu ile paylaştı. Uzmanların da uyardığı gibi olası İstanbul depreminin kapıda olduğuna dikkat çeken CHP eski Genel Sekreteri, İstanbul İl Başkanı ve İstanbul Milletvekili hemşerimiz Gürsel Tekin, “İstanbul gibi bir metropolün hemen yanı başında gerçekleştiği ve özellikle Avcılar, Küçükçekmece, Tuzla, Pendik, Kartal gibi kıyı şeridinde kalan ilçelerde büyük hasara yol açtığı için geçmiş yıllarda yaşanan Erzincan, Van, Lice depremlerine oranla toplumumuzda çok daha büyük etki yaratan 17 Ağustos Gölcük ve 12 Kasım Düzce depremlerinin Üzerinden tam dokuz yıl geçti.Artık kapımıza dayanan İstanbul depremini beklerken, çok kişinin travmasını henüz atlatamadığı bu iki depremden sonra geçen dokuz yıl, boşa giden bir dokuz yıl oldu, Her yil bu depremlerin yıldönümlerini artık duyarsızlaşıp sıradanlaşan birkaç anma töreni ve etkinlik ile geçiştirmekten öte bir şey yapmıyoruz.Bilim insanları ve akademisyenler her geçen gün artan bir tonda deprem geliyor" diye bağırıyor ama kenti yönetenler bu çığlığı duymuyor. Gözlerini rant hırsı bürüyen kent yöneticileri deprem gerçeğini göremiyor, göstermelik birkaç uygulama ile İstanbulluların gözü boyanmak isteniyor. Oysaki dünyanın en önemli metropollerinden olan İstanbul her geçen gün, adım adım, saniye saniye depreme yaklaşıyor. "Depremini Bekleyen Kent" olarak adlandırılan İstanbul ne yazık ki çaresiz, eli kolu bağlanmış felaketini bekliyor. Önünde 17 Ağustos gibi çok canlı bir örnek durmasına rağmen İstanbul depreme hazır değil. Valilik, büyükşehir belediyesi, ilçe belediyeleri, yerel yönetimler, kaymakamlıklar, yollar, köprüler, viyadükler, okullar, hastaneler, binalar, halk kısacası İstanbul depreme hazır değil ne yazık ki. Hepsinden önemlisi, Türkiye ekonomisinin kalbini oluşturan İstanbul’u vurması an meselesi olan ve ülkeyi 20-30 yıl geriye götürebilecek sonuçlar doğuracağı tartışılan deprem felaketine karşı devlet ve hükümet de hazır değil.İstanbul'da birkaç viyadük ve köprü güçlendirmesi dışında, depreme ilişkin kalica ve yaklaşan tehlikenin etkilerini en aza indirgeyici bir çalışma yapılmıyor. Birkaç iyi niyetli ancak yetersiz çaba dışında, yapılanlar sadece dostlar alışverişte görsün misal, Istanbul Büyükşehir Belediyesi'nin deprem sonrası bazı üniversitelerle birlikte yaptığı "İstanbul Deprem Master Planı çalışması da rant amaçlı projelere takıldığı için havada kaldı. Küstürülen bilim insanlarının çaresizlik içinde oraya buraya savruldu.Unutulmamalı ki deprem de bir doğa olaydır. Onu alet haline getirenler ise insanlardır, basiretsiz yöneticilerdir. İstanbul'un depremden kurtulma şansı yok. Ancak 17 Ağustos depreminden bu yana geçen 9 yılda yapılanlara, daha doğrusu yapmayanlara bakınca İstanbul, yöneticisiyle, halkıyla, yerel yönetimleriyle enkaz altında kalmaya adaydı. İşte bu ihmalkârlığa, başımızın üzerinde Demokles'in Kılıcı gibi sallanan tehlikeye bir kez daha dikkat çekmek için, su sempozyumunun ardından CHP İstanbul olarak, bu kez deprem için harekete geçtik. "İstanbul Depremini Beklerken: Sorunlar ve Çözümler Sempozyumu ile İstanbullular, İstanbul Depremi gerçeğini bilimsel veriler ışığında tüm yönleriyle öğrenecek. Bu sempozyum için desteğini bizden esirgemeyen Genel Başkanım Deniz Baykal başta olmak üzere; Bilim Kurulu üyelerimize ve sempozyuma katkı sağlayan, emek harcayan herkese sonsuz teşekkür ediyor, şükranlarını sunuyorum.”
Tacettin Durmuş
Tacettin Durmuş